Melina’yı eve aldıktan sonra evde ona hemen bir düzen ayarlamaya çalıştık. Beşiğini odamıza aldık. 2 saatte bir beslemeye devam ettik. Gece ne yaptıysak Melina uyuduktan 1 saat sonra uyanıp ağlamaya başlıyordu. Eşimin sütü de hala yeterli miktarda olmadığı için mama takviyesine devam ediyorduk. Gece biraz zor geçti. Melina çok huzursuzdu.
Anneanne ve babaanneler çocuklar için hep “aç bu çocuk aç” diyor diye kendi aramızda çok dalga geçiyorduk ama uyduktan hemen bir saat sonra uyanınca artık ben de “aç bu çocuk aç” demeye başlamıştım. Sağıp baktığımızda 4-5cc anne sütü anca geliyordu, 10cc kadar da mama veriyorduk. Bu arada şunu da söyleyeyim, mama kutusunun üzerinde zaten 60cc su ile bir ölçek (içinde ölçü kaşığı var) toz karıştırarak mama hazırlamamız, bunu da günde 8-10 doz vermemiz gerektiği yazıyordu. Sabah olur olmaz hemen hastaneyi aradım. Ne kadar mama vermemiz gerektiğini sordum. 2-3 saatte bir en az 30cc vermemiz, mümkünse 50cc vermemiz gerektiğini söylediler. Muhtemelen doktorumuz bizi yanlış anlamış, anne sütü geliyor ama yetmiyor sanmıştı. Ertesi gün süt de biraz artınca 10cc anne sütü, 20cc mama ile devam ettik. Melina artık doymaya başlamış ve daha huzurla uyur hale gelmişti.
Burada şu notu da düşeyim, mama konusu biraz tartışmalı bir konu. Bazı aileler mama vermemeyi tercih ediyorlar çocuklarına. Bu konular ölçülebilir ve kontrollü olarak deneylerle kanıtlanabilen şeyler olmadığı için tamamen ailenin tercihi olduğunu düşünüyorum. Biz bu konuda hem bir doktor hem bir anne olduğu için eşimin doğumunu yaptıran doktorla görüştük, kendisi mamayı tavsiye ettiğini söylediği için biz vermeyi seçtik. Bu konuda bebeklerine mama vermemeyi tercih eden annelerin görüşlerini de ilerleyen zamanlarda paylaşacağım.
Artık Melina daha huzurla uyuyor, altını değiştirdiğimiz sürece sadece gazı olduğunda ağlıyordu. Yavaş yavaş biz de ona uyum sağlamaya başlamıştık.
Cuma günü Melina’yı rutin doktor kontrolüne götürdük. Doktor kontrollerini yaptı, her şeyin normal olduğunu, sadece Melina’nın sarılık olduğunu söyledi ve bir test istedi. Neyse ki sarılığı kritik seviyede değilmiş. Kendi kendine geçecek seviyedeymiş, doktorumuz sık sık emzirmemiz gerektiğini söyledi. Yarın kontrole götüreceğiz, muhtemelen azalmaya başladığını söyleyecek. Bu arada doktorumuz 5. günde sarılığın maksimum seviyeye ulaştığını söyledi.
Gece Melina çok huysuzlandı. Doktor muayenesinde soyduğumuz için muhtemelen üşüttü. Kalorifere yakın bir yerde sıcakta yatırınca huysuzluğu da gitti, rahat etti. İnsan tabi anlayamıyor ama soğuğa karşı çok dayanıksızlar.
Malesef babalık izni 5 gün olduğu için artık yavaş yavaş işe dönme zamanım geliyor. O yüzden bu haftasonu mümkün mertebe tadını çıkarmaya çalışıyorum.
Melina’yla hayat sonraki yazılarda devam edecek.
Ekleme: Bu yazıyı yayınladıktan sonra Melina’nın altını açarken bir de ne göreyim? Göbek düşmüş. Bunu da tarihe not düşelim.