Melina’yla geçen 1,5 aydan sonra daha önce yazdığım babalara tavsiyeleri güncelliyorum ve babalara 20 tavsiye veriyorum.
1. Az bilinen bir gerçek. Bebek bezleri kakayı içeride tutmak için değil, kakayı kanalize edip sırttan koltuk altlarına doğru kanalize etmek için tasarlanmış. Reklamlara aldanmayın, nasıl oluyorsa oluyor, o kaka o bezden taşıyor. O yüzden alt açma bezi olmadan çocuğunuzun altını değiştiriyorsanız her yerin batmasına hazır olun.
2. Kargo şortlarınızı bebek bezi taşımak için kullanabilirsiniz. Hijyenik bir poşete koyduğunuz bebek bezlerini kargo şortların ya da mevsime göre kargo pantolonların cebinde rahatlıkla taşıyabilirsiniz.
3. Gecenin bir yarısı ağlayan bebeğiniz kucağınızdayken “Sanırım ben bu işi beceremeyeceğim” diye düşüneceğiniz zamanlar olacak. Korkmayın, yapabilirsiniz. Daha önce yaptığınız her şeyden daha iyi yapacaksınız.E zaten gecenin bir yarısı ağlayan bebeğinizi susturmak için ayaktaysanız iyi bir baba olacağınıza inanıyorum.
4. Çocuğunuza zarar vermekten korkmanıza gerek yok. İlk 3 ay çocuklar çok esnek oluyorlar. O yüzden üzerini giydirirken ya da üzerini çıkarırken çok abuk subuk bir hareket yapmazsanız çocuğunuza zarar vermezsiniz.
5. Her baba çocuğunu gördüğü andan itibaren büyük bir aşk beslemiyor. Bunu çevremdeki bir çok insandan duydum. İlk başta olmasa da zaman içerisinde çocuğunuzla organik bir sevgi bağı geliştireceksiniz. Çocuğunuzla ilk görüşte aşk yaşamadıysanız bu iyi bir baba olmadığınız anlamına gelmez. Yine de çocuğunuzun ve eşinizin ihtiyacı olan desteği sağlamayı unutmayın.
6. Starbucks’dan, gittiğiniz restoranlardan ya da arkadaşınızın evinden peçete aşırmaya alışın ve bu peçeteleri hayatınızın her alanına yerleştirin. Torpido gözü, mont cebi, pantolon cepleri, mutfak çekmeceleri, iş çantanız. Kolunuzun uzanabileceği bir yerde peçete olması her zaman işinize yarayacak.
7. Yeni baba olmuş arkadaşlarınızla bir grup kurun ve ara ara baba günleri yapıp tecrübelerinizi paylaşın. Dikkat Bebek Var (What to expect when you’re expecting) filmini izlerseniz ne demek istediğimi daha iyi anlayabilirsiniz.
8. Bebeğinizin altını değiştirirken kirli bezin yerine yeni ve temiz bez bağlamayı unutmayın. Özellikle de gece 3’te, tam da annenin emzirme saatinden önce alt değiştiriyorsanız. Tecrübeyle sabit.
9. Her anın tadını çıkarın. Kötü olanların bile. Çünkü zaman çok hızlı geçiyor. 1,5 ayda bile geri dönüp baktığımda keşke zamanı yavaşlatmanın bir yolu olsaydı diye düşünüyorum.
10. Babalık maceranda her zaman en doğrusunu yapman gerekmiyor. Kimse her zaman en doğrusunu yapmıyor. Kendince bir baba olman yeterli. Beğenmediğin tavsiyeleri görmezden gel. Eğer sen başka bir babanın deli olduğunu düşünüyorsan, muhtemelen o da senin deli olduğunu düşünüyordur. Sonuçta çocuk senin çocuğun ve çocuğunun babası sensin.
11. Yardım istemekten çekinme. Eşinden, ailenden, kayınvaliden ya da kayınpederinden, komşularından, arkadaşlarından, her kim olursa. Evet çocuğuna babalık yapmak senin görevin, ama “asla yol sormayan erkek” klişesinden de kurtulmalısın. Bir çocuğa bakmak için bir köy gerekir sözü doğru. Sen ise o köyün muhtarısın.
12. Babalar için parabensiz ıslak mendil, koli bandı gibi bir şey. Bir çok durumda işini görecek kadar durumu kurtarıyor.
13. Çocuğunuzu omzunuda taşıyacaksanız kapılara dikkat edin. Bunu tecrübe etmedim ama başkalarının hatalarından da ders almalıyız değil mi?
14. Çocuğunuz sizi gördüğü zamanlarda ona gülümsüyor olmaya çalışın. Eğer sinirli, yorgun, yıpranmış durumdaysanız eşinizden yardım istemekten ve çocuğunuzu ona devretmekten kaçınmayın.
15. Çocuğunuzun uzun sayılabilecek bir süre kesintisiz uyuması en erken 6. haftadan sonra olabilir. O da şanslıysanız. O zamana kadar kesintisiz uyku hayali kurmayın.
16. Eşiniz hamileyken biraz kondüsyonunuzu toparlamaya çalışın. Sürekli kucağınızda bebekle gezmek ya da sürekli evin içinde bir şeyler taşımak gözüktüğü kadar kolay değil. Hele alırken bakıp, “Çok ağır değil” dediğiniz o ana kucağı üzerinde 3-4 kiloluk bir bebek varken ve bir kaç dakikadan fazla taşıdığınızda sizi üzebilir.
17. Yemek yemeyi unutmayın. Çocukla ilgilenirken yemek olayı öncelikler listesinin dibini boyluyor. Eğer birisi size bir şeye ihtiyacınız olup olmadığını soruyorsa (özellikle de anneniz) sizin için yemek yapmasını isteyebilirsiniz. Başkalarından yardım isteyebileceğinizi yazmıştım değil mi?
18. Eşiniz sinirliyse, çocuğunuz sürekli ağlıyorsa ve işte de kötü bir gün geçirdiyseniz, kaçış aramayın. Televizyonu, başka insanları ya da başka herhangi bir şeyi kaçış için kullanmayın. Kendinize güveniyorsanız çocuğunuzu alıp dışarı çıkın, biraz hava alın. Yapamıyorsanız eşinizi de alıp dışarı çıkın. Bırakın o içini döksün ve biraz rahatlasın.
19. Sürekli iyi bir baba olmaya çalışmayın. Anne babalar da hata yapar. Bazen çok iyi şeyler yapacağız, bazen de çuvallayacağız. Telafi etmenin yollarını arayın. Bırakın çocuklarınız sizin de insan olduğunuzu bilsin.
20. En son ve en önemli tavsiye. Eşiniz bu dönemde çok zor şeyler yaşayabilir, ruhsal bunalımlar yaşayabilir. Duş almak gibi insani ihtiyaçlarını gidermesi ya da 1 saat kesintisiz uyuması için ona zaman tanıyın. Çocuğun bakımını bir süre üstünüze alın. Ve mutlaka her gün az da olsa dışarı çıkıp hava almasını sağlayın. Apartmanın önündeki bahçede 15 dakika oturmak anlamına gelse dahi çıkıp temiz hava alması ona tahmin edemeyeceğiniz kadar iyi gelecektir. Batman için Robin, Sherlock Holmes için Watson neyse, eşiniz için de siz osunuz. Birlikte varsınız ve birlikte güçlüsünüz.
Çok güzel bir yazı olmuş :-)madde 13 bizde yaşandı ne yazıkki:((kızımı sakinlestirmek eşimi sakinlestirmekten daha kolay oldu!!!
BeğenBeğen